GençLeRiN YeNi MeKanı
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

GençLeRiN YeNi MeKanı

YazgüLüm Forum SiteSiNe HoŞ GeLDİNİZ
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 4- İşçinin Ta'til Hakkı

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
KomeDYen_AsıK

KomeDYen_AsıK


Mesaj Sayısı : 106
Kayıt tarihi : 08/02/09
Nerden : Sivas MerKeSs

4- İşçinin Ta'til Hakkı Empty
MesajKonu: 4- İşçinin Ta'til Hakkı   4- İşçinin Ta'til Hakkı Icon_minitimePtsi Şub. 09, 2009 9:28 pm

İşçinin tatil hakkı başlığı altında hafta tatili, hastalık izni ve yıllık izni ayrı ayrı mütalaa edilmelidir. Sırasıyla görelim: Daha önce de belirttiğimiz gibi, İslam Hukukunda genel kâide, işçinin ücreti, emeği karşılığında hak etmesidir. İşçi, iş­verenin kendisine verdiği işi yapmadıkça ücreti hak edemez. An­cak bu kâideye ters düşen tatiller ve tatil esnasında işçinin üc­ret alması meselesi nasıl izah edilmiştir?

Haftalık İzin: İslâm hukukçuları, cuma gününü, âdeti esas alarak hafta tatili olarak kabul etmişler ve işçinin cuma günü çalışmasa da ücrete hak kazanacağını yukarda zikredilen kâi­denin bir istisnası olarak kabul etmişlerdir. Yani cuma günü, hafta tatili yapmak âdet değilse, cuma günü de çalışılacaktır. Özellikle Hanefi hukukçular açısından bunda bir sakınca yok­tur. Ancak cuma günü hafta tatili yapmak bir âdet ise, artık ça­lışılmayacaktır. Bu hususda Mecelle'nin "Âdet muhakkemdir" ve "Örfen ma'rûf olan şey meşrût gibidir" kâideleri esas kabul edilecektir. Bu kâidelere göre, devletin bunu resmî bir düzenleme haline getirmesi de mümkündür[32]. Osmanlı Devleti'nde bunun resmî bir hale getirildiğini ve perşembe günü öğleden sonra ile cuma gününün resmî tatil olarak kabul edildiğini gö­rüyoruz. Osmanlı Teşkilât Kanunnamelerinde hususî olarak "Kanun-ı Pencşenbe" kısmı bulunduğu gibi[33]. Cuma gününün resmî tatil olduğunu belirten hususi iradeler de sâdır olmuştur: "Cuma günleri gerek mesâlihinden dolayı ve gerek ziyaret ni­yetiyle me'mûrîn hânelerine gidilmek, hasbel-insaf câiz tutul­mamak iktiza edeceğinden bundan bahs lâzım gelmeyip erbâb-ı mesâlihin dahi cuma'dan gayrı herhangi bir günde olur ise ol­sun me'muriyet mahallerine gelmeleri umûr-ı tabiiyyeden"dir[34].
Diğer dinlere mensup insanlar için de, kendi dinî tatil gün­leri hafta tatili olarak kabul edilmiştir. Her din sahibi, kendi inanç ve örflerine göre hafta tatili yapabilecektir. Yahudiler cumar­tesi günü, Hıristiyanlar ise pazar günü tatil yapabileceklerdir[35].


Bayram Tatili: Dinî bayram günleri de tıpkı cuma günle­ri gibi tatil günleridir. Kurban ve Ramazan bayramı tatilleri müs­lümanlar için söz konusu olduğu gibi, Noel tatili de Hıristiyan- lar için söz konusudur. Ancak gayr-ı müslimlerin günlerce de­vam eden bazı bayramları, ücretli izne tabi değildir ve ancak ücretsiz izin mümkündür. Bu da tarafların rızasına bağlıdır [36].
Hastalık İzni: İslâm hukukçuları, hastalıktan dolayı çalı­şamayan işçinin, çalışamadığı günler için işverenden ücret ta­Iep edip edemeyeceği hususunda görüş ayrılığı içindedirler. "Menfaat yani çalışma ve emek olmadan, ücret söz konusu olamaz" kâidesine göre hareket eden hukukçuların çoğunlu­ğu, işçi çalışamadığı günleri telâfi etmek mecburiyetinde olma­dığı gibi, işverenin de, hastalık süresinin ücretini vermekle mü­kellef tutulamayacağı kanaatindedirler. Bunlar, hastalanarak ça­lışmayı bırakan işçinin, ücreti hak edemeyeceğini belirtmekte­dirler[37]. Modern hukuk sistemleri, önceleri hastalık günlerinin ücretini tam olarak işverene ödetirken, şu anda çoğunluk sos­yal sigorta ve benzeri müesseselere devrederek, bu gizli adale­ti keşfetmişlerdir. İslâm hukukunda da ücreti ödenmeyen işçi, kendi haline terk edilmemiştir. Nafaka müessesesi ve beytülmal yani devletin yardımıyla bu açık kapatılmıştır.

Yıllık İzin: Ücretsiz yıllık izin konusunda, eski hukukumuz­da engelleyici bir hüküm yoktur. Ancak ücretli yıllık izin mese­lesi, fıkıh kitaplarında mevzu bahs bile edilememiştir. Zira üc­retli yıllık izin anlayışı, İslam hukukunun kabul ettiği "belli bir menfaat karşılığında belli bir ivaz" esasına zıttır. Ancak şart te­orisini bütün kapsamıyla müsbet olarak kabul eden Hanbeli hu­kukçular, böyle bir şartı kabul edebilirler. Fakat biz araştırmala­rımızda böyle bir hükme rastlayamadık. Mecelle'ye göre, taraf­lardan sadece birine yararlı olan şartlar fâsid şartlardır[38]. Yani tamamen tarafların rızasına dayanan bir iş mukavelesinde bile, böyle bir şartın veya. hükmün bulunması tartışmalıdır ve meş­rûiyeti şüphelidir. İslâm hukukunda konuyla ilgili hükümleri özetledikten son­ra şimdi de günümüz hukukundaki duruma bir göz atalım.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.yazgulum.yetkinforum.com
 
4- İşçinin Ta'til Hakkı
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» III- GÜNÜMÜZ HUKUKUNDA İŞÇİNİN ÇALIŞMA SÜRESİ-İSTİRAHAT-TATİL VE İBADET HAKKI
» 2- İşçinin İbâdet Hakkı
» Eski Ve Yeni Hukukumuzda İşçinin Çalışma Süresi-İstirahat-Ta'til Ve İbadet Hakkı
» 1- İşçinin Çalışma Süresi ve Konuyla İlgili Hükümler
» II- ESKİ HUKUKUMUZDA İŞÇİ VE MEMURUN ÇA­LIŞMA SÜRESİ-İSTİRAHAT-TA'TİL VE İBADET HAKKI

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
GençLeRiN YeNi MeKanı :: TeknoLeji Ve Bilim :: TariH BöLüMü-
Buraya geçin: